Yurt Dışı Forex Dolandırıcılığı
Forex piyasasının gün geçtikçe daha popüler hale gelmesi ve talepler doğrultusunda artan işlem hacmi bu alanda fırsatçıların da odak noktası haline gelmiştir. Yatırım yapmak için yurt dışı kanallarını kullanan birçok yatırımcı, dolandırıcıların tuzağına düşmekte ve bu konuda karşılarında bir muhatap bulamamaktadırlar. Çünkü Serbest Piyasa Kurulu’nun belirlediği yükümlülüklere göre yurt dışında yapılan her türlü Forex işlemi kurumun denetimi dışında kalmaktadır. Bu konuya ilişkin SPK Risk Bildirim Formu yayınlamış olsa da dikkatlerden kaçan bazı maddeler sonucu yatırımcılar tüm paralarını kaybetmektedirler.
Forex yatırım dolandırıcılığı nasıl işlemektedir?
- Bu mağduriyetlerin geneli, lisanssız işlem yapan veya dolandırıcılık üzerine kurulmuş olan kurumların yatırımcıları kandırarak kendi hesapları veya internet siteleri üzerinden para talep etmeleri ile gerçekleşmektedir. SPK lisansı olmayan ve yasal anlamda herhangi zemini olmayan bu oluşumların amaçları yatırımcıları bol kazanç vaadiyle kandırmaktır. Eğer yatırımcı parasını bu şirketler üzerinden yatırırsa geri kalan durumlarda karşısında herhangi bir bilgi mercii bulamamaktadır.
- Bir diğer mağduriyet sebebi ise yapılan işlemler sonucu yatırımcının kazandığı parayı alamaması durumudur. Bu durumdan da yine lisanssız kurumlar sorumludur. Başlarda Forex piyasasında işlem yapmanıza olanak sağlayan bu oluşumlar, iş ödemelerinizi alma konusuna geldiğinde ödeme yapmamaktadırlar. Yatırımcı bu dolandırıcılık yönteminde parasını çekmek isteyene kadar herhangi bir sorunla karşılaşmamaktadır. Bu sorunlar bazen SPK lisanslı Forex şirketleri ile de yaşanabilmektedir. Maddi açıdan zor durumda olan lisanslı şirketler de kazandığınız ödemelerinizi yapmayı reddeder veya erteleyebilir.
- Son olarak yaygın olan bir diğer dolandırıcılık çeşidi ise kaldıraçlı sistem bazında bilerek veya bilmeden oluşan teknik sorunlar sonucu ve çarpan metriklerinde yapılan bilinçli oynamalar sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda yatırımın bir kısmına sistem tarafından el konur ve paranın tamamının yatırımcının hesabına geçmesi engellenir. Bu problem sistem bazında olabileceği gibi kasıtlı oluşumlar tarafından da yapılabilmektedir.
Bu bahsi geçen üç dolandırıcılık durumunda da işlemlerin hukuki boyutu vardır. Mağdur yatırımcı hakkını arayabilmektedir. Birçok yatırımcı, dolandırma amacıyla oluşturulan bu kurumların yaptığı sahte bilgilendirmelere inanmakta ve SPK ile hukuki süreci nasıl başlatacaklarını bilmedikleri için mağduriyetlerini duyuramamaktadır.